Eraslan, Tekirdağ’da Bahçeşehir Koleji, Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlüğü ve SODİMER işbirliğinde çevrimiçi yapılan ‘Pandemide Öğretmen Olmak’ seminerine katıldı. Levent Eraslan, seminerde yaptığı konuşmada, bu yıl 29 çevrimiçi toplantıda 30 bin öğretmenle buluştuklarını söyledi. Sağlıkçılardan sonra salgından en çok etkilenenlerin öğretmenler olduğunu belirten Eraslan, şöyle devam etti:
“Sınıfta dersleri işlerken bir anda telefondan, bilgisayardan ders anlatmaya başladık. Öğretmenlik mesleği dönüştü. Gelecek eğitimin öğretmeni, dijital öğretmen olacaktır. Bundan sona asla hiçbir şey eskisi üzere olmayacak. Olağanlaşma süreci oldu ve okulları açtık lakin harita kırmızı oldu, yeniden kapanmaya gidebiliriz. Yeniden okullar kapanabilir. Artık meskenler okul, anne babalar öğretici pozisyona geçti. Çok çocuklu konutlarda sorunlar oldu. Okulun ve öğretmenin pahası bu süreçte anlaşıldı” dedi.

TÜRKİYE’DE HER 10 ÖĞRETMENDEN 9’U ÖĞRENCİLERİNİ ÖZLEMİŞ
Eraslan, SODİMER olarak salgın periyodunda çeşitli araştırmalar yaptıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Geçen yıl ve bu yıl yapılan araştırmada 10 bine yakın öğretmenle görüşüldü. Araştırmada en göze çarpan öğretmenlerin öğrencilerine duyduğu hasrettir. Türkiye’de her 10 öğretmenden dokuzu öğrencilerini özlemiş. Tekrar misal halde 10 öğretmenden sekizi meslektaşlarını ve okulu özlemiş. Bu araştırmada şunu da gördük, öğretmenlerin yeni okul periyodu için öncelik verdikleri alan, öğrencilerinin geçmiş öğrenme kayıplarını telafi etmek olarak görülüyor. Haklılar, OECD’nin araştırmasına nazaran bir yıllık öğrenme kaybı üç yıllık ziyana yol açıyor.”

Eraslan, öğretmenlik mesleğini geleneksek, dijital ve hibrit öğretmen biçiminde üçe ayırdıklarını söz etti. Bu süreçte görüntü tasarlayan, animasyon hazırlayabilen öğretmenlerin fark yaratabildiğini anlatan Eraslan, “Asla hiçbir şey eskisi üzere olmayacak. Bilgisayarları, tabletleri kaldırmayın, bunlardan faydalanacağız” diye konuştu.

Öğretmenlerin ruhsal olarak “Artık eğitim öğretime bu türlü devam edeceğiz” diye kendilerini hazırlamaları gerektiğini lisana getiren Eraslan, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Öğrenci motivasyonunda uzaktan eğitimde, öğrenci sürece ne kadar katılıyorsa öğrenme o kadar artar. Çocuklar süreç içinde değerli dönüm noktasındalar. Bu vakte kadar eğlenmek için kullandıkları tabletler, televizyonlar onlar için öğrenme aracına dönüşmüştür. Öğrencinin motivasyonu birtakım tekliflerle desteklenmeli. Uzaktan eğitimde öğrenci sınıftaki öğrenci değil. Küçük adımlarla öğrenmeyi sağlayın. Öğrencileri öğrenmeye davet edin. Onlara daima soru sorun ki irtibatı güçlendirin.”

Hürriyet