◊ Bu sinema ya da yaşadığınız tecrübeler, dileklerinizin gerçekleşmesine dair perspektifinizi etkiledi mi?
– Kendi tecrübelerime nazaran söyleyebileceğim kadarıyla her şeyin bir bedeli var. Muvaffakiyet, ödenmesi gereken bir bedelle gelir. Başarısızlığın da bir bedeli vardır. Maksat ne kadar büyükse bedel de o kadar büyüktür. Muvaffakiyet büyükse, bedeli de o ölçüde büyüktür. Biz her vakit fazlasını isteyen yaratıklarız. İstediğimiz yere vardığımızda çıta daha da yükselir. Soru, ne vakit durmamız gerektiği! Mevzuyu sinemayla birlikte cevaplarsam bazen gereksinimin olana sahipsindir. Daha fazlasını kovalamayı bırakıp sahip olduğunla keyifli ve mutlu olmak da bir muvaffakiyet…
◊ İki kızınız var, istedikleri her şeye sahip olabilirler. Onlara sahip olduklarıyla memnun olmayı ve daima daha fazlasını istememeyi nasıl öğretiyorsunuz?
– Covid periyodunda kendim ve kızlarımda şahit olduğum ve öğrendiğim şey; en büyülü anların en kolay anlar olduğu. Sadelik… Tropikal bir yerde, en lüks otelde herkesin size hizmet etmesi değilmiş en büyülü anlar… Yalnızca konutta olmakmış. Birlikte yemek pişirmek, birlikte vakit geçirmek, Monopoly oynamak… O anlar geçirdiğimiz en hoş anlardı. Salgın mühletince o kolay şeylere bedel vermeyi daha çok öğrendik.
◊ Ağır çalışıyorsunuz. Muazzam bir mesleğiniz var. Bir tarafta sizi bekleyen setler ve uzun çalışma saatleri öbür tarafta meskende annelerini bekleyen iki kız çocuğu. Nasıl dengeliyorsunuz bu iki kıymetli rolü?
– Hayattaki en büyük arayışım ne biliyor musun… Denge! Birçok insan bilhassa çalışan anneler bu dediğimle münasebet kurabilir zira bir yandan çocuklarınızla olabildiğince çok şey paylaşmak istiyorsunuz lakin birebir vakitte emek vermeniz gereken bir mesleğiniz de var. Sete gitmeniz gerekiyor, zira beşerler seni bekliyor. “Wonder Woman”ın çekimleri 8 ay sürdü. Yorucu, uzun ve zahmetli bir çekim süreciydi. Kimi anlar var ki… Bir sabah kızım okul konserini dinlemem için onunla okuluna gitmemi istedi, “Diğer anneler üzere evvel okula gelip sonra işe gidemez misin?” dedi.
Ben de “Eğer gitmezsem tüm takım beni beklemek zorunda kalacak ve sette kimse çalışmaya başlayamayacak” dedim. Demin dediğim üzere her şeyin bir bedeli var. Bu da benim ödediğim bir bedel… Ve aradığım şey istikrar.
Kızlarıma vakit ayırmaya itina gösteriyorum. Onlarlayken kendimi, büsbütün, yüzde 100 onlara veriyorum.
İstikrar, çalışma hayatımla özel hayatımda sağlamayı arzuladığım bir şey. Birlikte çalıştığım birçok bayan ve birebir vakitte erkelerde de şahit olduğum bir şey dengeyi bulmak…
SİNEMA SALONLARINA DÖNMEK İÇİN DUA EDİYORUM
◊ “Wonder Woman 1984”ün vizyon tarihi koronavirüs nedeniyle tekraren ertelendi. Sinemanın hem imalcisi hem de başrol oyuncusu olarak izleyiciyle buluşmasını ne kadar istediğinizi kestirim edebiliyorum. Belirsizlik size neler hissettirdi?
– Bu kolay bir karar değildi. Sinema ertelendi, sonra 2 sefer daha ertelendi. Dünyanın ne vakit kendine döneceğini ve insanların sinemalara ne vakit gitmeye başlayacağını bilmiyoruz. Harcanan bir para var. Tamam her şey parayla ilgili değil. Hepimiz salgın nedeniyle zati çok karmaşık bir dünyada yaşadığımızı biliyoruz. Lakin sinema şu an yaşadığımız dünyayla o kadar bağlantılı hissettiriyor ki çekerken kestirim bile edemezdik. Verilmesi gereken karmaşık bir karardı sinemanın vizyon hali… Lakin “insanların sinemaya erişebileceği formda vizyona sokmak ve hayatlarına biraz sevinç getirmek ne kadar mükemmel olur” diye düşündük.
Sinemaların büyük bir destekçisiyim. Covid’e karşı zafer kazandığımızda sinemalara gitme alışkanlığının yine başlayacağını umut ediyorum. “Wonder Woman”ı insanlara gerçek bir sinema tecrübesi yaşatmak için IMAX çekmiştik. Sinemalara geri dönmek için dua ve umut ediyorum. Fakat bu kim bilir ne vakit olacak bilmiyoruz. Sinemamız paylaşılmaya çok hazırdı. Paylaşmak istedik.
◊ Dünya olağana dönecek mi yoksa bir şeyler geri dönülmez formda değişti mi?
– Biraz vakit alacak sanırım lakin dönecek. Beşerlerle fizikî olarak bir ortada olmayı özledim. İnsanları yakından görmeyi özledim. Sarılmayı, dokunmayı seven bir beşerim. Dünyanın büsbütün inançlı hale gelmesini heyecanla bekliyorum. Galip geleceğimizi ve tekrar dışarıda olacağımızı düşünüyorum.
◊ Sinemaların dijital platformlarla yarışabilecek gücü olacak mı?
– Dijital platformların lehine süratli bir dönüşüm yaşadık. Lakin sinemaların geri geleceğini düşünüyorum. Beşerler Spotify ve Apple’dan da müzik satın alabiliyor fakat hâlâ canlı konserlere gidiyor.
DÜNYAYLA KONUŞTUĞUM SAHNEDE AĞLADIM
◊ İmal, birinci sinemaya nazaran daha duygusal. Bilhassa iki sahne… Biri Chris Pine’le olan, oburu sinemanın sonunda tüm dünyayla konuştuğunuz sahne…
– Benim için de çok özel 2 sahneye dokundun. Birinci sinemada de dünyaya bakıp insanlara nasıl davranması gerektiğini söyleyen bir Wonder Woman vardı. Artık beşerlerle birebir sıkıntılardan mustarip bu yüzden insanlık ile birebir bakış açısına sahip bir Woder Woman var. Dünyayla konuştuğum sahnede set rüzgar nedeniyle çok gürültülüydü. Sahneyi takrar tekrar çekiyorduk… Sahnenin çekimi bittiğinde direktörümüz Patty Jenkins yoktu. Onu ağlarken buldum. Ben de ağlamaya başladım. Patty ile bu ilişkiyi kurmak şahane hissettirdi. Öylesine büyük bir monoloğu çekmek ve ağlamamız…
ESKİYE NAZARAN DAHA AÇIK FİKİRLİYİZ
◊ “Wonder Woman” karakterinin içi de dışı da hoş… Lakin sinemada hoş olan bir öbür şey de kostümlerdi?
– Altın zırhın taslağını birinci gördüğümde çok heyecanlanmıştım. Daha evvel gördüğüm hiçbir şeye benzemiyordu. Onu giyecek kişi olmak beni heyecanlandırdı. Kostümün hazırlanması uzun bir süreçti. Birinci sinemada “Wonder Woman”ın doğuşuna şahit olduk. Bu sinemada daha farklı bir düzeye taşıdık…
◊ Hollywood’un en büyük üretimlerinden birinde başrolü İsrailli aktristin, sinemanın kötüsünü ise Şilili aktörün (Pedro Pascal) oynamasını şundan 10 yıl evvel hayal edebilir miydik? Hollywood değişiyor mu?
– 30 yıl sonra Wonder Woman’ı ben değil de diğeri oynadığında yepyeni sinemalara dönüp bakacağım. Yaradanım bu bir çılgınlık gibi! Dünya daha milletlerarası bir hal aldı. Tüm dünya eskiye nazaran daha açık fikirli ve artık memleketler arası oyuncular için daha fazla fırsat var.
AŞK HER ŞEYDİR
◊ Kızlarınızdan bahsettik. Pekala, eşiniz, aşkınız, evliliğiniz?
– 23 yaşında evlendim. 14 yıldır birlikteyiz. Sevmeyi seviyorum, sevilmeyi seviyorum… Aşk her şeydir. Bağ benim için çok değerli. Bu ortada ilgi derken yalnızca kocamla aramda olan münasebetten bahsetmiyorum. İnsanları seviyorum, arkadaşlarımı seviyorum. Aşka dönersem harika kolayımdır. Doğuşçu değilim, çatışmadan nefret ediyorum. Her şeyin yolunda olduğundan emin olmak istiyorum. Biri bana ilgide Kabala üzere olduğunu söylemişti. Kabala’da çiftlerin partnerini nasıl iyi hissettireceğini ve nasıl memnun edeceğini düşünmesi isteniyor. Hengameler bile partnerin ve kendin için en iyisini istediğinde olmalı. Tam da bu türlü bir partnere sahip olduğum için şanslıyım. Eşimle dünyayı fethedebileceğimi düşünüyorum ve onun için en iyisini istiyorum.
KOCAM KANATLARIMIN ALTINDAKİ RÜZGAR
◊ İsrail’de milletlerarası münasebetler okurken oyunculuğa geçtiniz ve Hollywood’un en büyük serilerinden birinin başrolündesiniz? Nasıl oldu bu geçiş?
– Oyuncu olmak benim için seçenekler ortasında değildi. Dansçıydım. Babam mühendis, annem öğretmen ve benim de üniversiteden mezun olmam gerekiyordu. “Bond” sineması için fırsat geldiğinde “Ben oyuncu değilim, sinema İngilizce çekiliyor. Hayır, gitmiyorum” dedim. Sonunda ise kamera testine gitmeye karar verdim. Bir kamera testi daha istediler sonra bir defa daha… Bu ortada yapmaktan zevk aldığım bir şey olduğunu fark ettim. Eşim “Gal, okula ne vakit istersen dönersin. Ancak sahip olduğun bu fırsat… Yalnızca sana neler hissettirdiğini düşün ve ona nazaran karar ver” dedi. Kocam kanatlarımın altındaki rüzgar… Ayrıyeten cihan yanlışsız yolda olduğumuzdan emin olmak için farklı bir yol izliyor. Yapmamız gereken tek şey ona açık olmak. Bu kadar.
KLEOPATRA KARMAŞIK BİR KARAKTER
“Kleopatra”yı sormak istiyorum. Tekrar Patty Jenkins ile çalışacaksınız…
Kleopatra, oynamak için can attığım bir karakter. Çok fazla paylaşamam lakin şunu söyleyebilirim, Kleopatra’nın seksi ve baştan çıkarıcı olduğunu düşünüyoruz. Lakin Kleopatra’yı araştırmaya ve çalışmaya başladığınızda onun karmaşık, stratejik ve katmanlı olduğunu öğreniyorsun.
Hürriyet
