Wall Street Journal’ın haberine nazaran sonuca yaklaşan müzakereler, ABD Lideri Donald Trump’ın Cuma günü yaptığı ihtarın akabinde durduruldu.

Trump, uygulamanın ABD’de yasaklanabileceğini açıklamıştı.

TikTok’un dünya çapında yarım milyar kullanıcısı bulunuyor.

Bunların 80 milyonu ABD’de. Uygulama bilhassa ergenler ve 20’li yaşlarının başındaki şahıslar ortasında tanınan. 

ABD’li siyasetçiler, uygulamanın Çinli sahibi ByteDance şirketinin kullanıcı bilgilerini topladığını ve bunu Çin hükümetiyle paylaşabileceğinden telaş duyuyor.

Mevzuyla ilgili Cumartesi günü bir açıklama yapan Beyaz Saray, “TikTok’un ulusal güvenliğimize bir tehdit oluşturabileceğine dair önemli çekincelerimiz var” demişti.

Wall Street Journal’a nazaran ByteDance, uygulamanın yasaklanmaması için ABD hükümetine büyük ödünler vermeye hazır. Bunların ortasında üç yıl içinde ABD’de binlerce yeni istihdam yaratma da bulunuyor. 

TikTok’un ABD koluna 15-30 milyar dolar ortası bir paha biçiliyor.

Uygulamayı satın almak isteyen Microsoft, rakiplerine kıyasla LinkedIn dışında toplumsal medyada güçlü bir varlık gösteremiyor.

İngiltere’de yayımlanan Financial Times gazetesine nazaran kimi ByteDance yöneticileri, Trump’ın son açıklamasının Microsoft’un pazarlıklarda elini güçlendirmesi için yapılan bir atak olduğuna inanıyor. 

Mevzuyla ilgili Twitter’dan bir paylaşımda bulunan eski Facebook güvenlik yöneticisi Alex Stamos, “İki hafta öncesine kadar uygulamanın ABD’li bir şirkete satışı radikal bir tahlil olarak görülürdü. Böylesi bir adım bütün bilgi güvenliği kaygılarını ortadan kaldırır. Görüşmeler bu noktaya gelmişken Beyaz Saray bunun önüne set çekerse, bunun bir ulusal güvenlik problemi olmadığı muhakkak olur” dedi.

ABD Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) da Trump’ın açıklamasını eleştirdi.

ACLU, “Milyonlarca Amerikalının bağlantı kurmak için kullandığı bir uygulamayı yasaklamak, söz özgürlüğüne bir tehdittir ve teknolojik açıdan da pratik değildir” dedi ve ekledi:

“Bir platformu yasal olarak kapatmak mümkün olsa da bu durum internet üzerindeki tabir özgürlüğüne ziyan verir ve hükümetlerin haksız dijital nezaretine dair kaygıları gidermeye dair hiçbir tahlil getirmez.”

Hürriyet