Ankara’da yaşayan 30 yaşındaki araştırma vazifelisi Fırat Öter ile 28 yaşındaki kız kardeşi Bahar Öter, tarihi kıymete sahip İstiklal Yolu’nu sonbaharda yürümek istedi. İki kardeş Kastamonu’dan başladıkları yürüyüşte gece konakladıkları yerlerde çadır kurdu. Kardeşlerin yürüyüşü, İnebolu’da son buldu. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Bilişsel Bilimler Ana Bilim Kısmı Araştırma Vazifelisi Fırat Öter, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzun vakittir kardeşi Bahar ile birlikte yürüyüş yapmak istediğini söyledi.

İstiklal Yolu’nun Kurtuluş Savaşı’ndaki ehemmiyetine işaret eden Öter, “İstiklal Yolu hem kolay hem de hoş bir coğrafyadan geçiyor. Kolay-orta zorlukta bir yürüyüş güzergahı burası. 100-150 metrelik yükseliş ve inişler var. Pek elverişli bir rota. Dağlık coğrafyalardan geçiyoruz. Tabiata girdiğimiz kısımlarda ormanlık alanlarca yalnız ve sessiz kalabildik. Tabiatı olağanüstü. Çamlar yeşilini koruyor, meşeler, kavaklar farklı renklere bürünüyor. Görsel açıdan etkileyici.” dedi.

Ankara’da avukatlık yaptığını anlatan Bahar Öter de yürüyüşü 4 günde tamamladıklarını belirtti. Tarihi bir yolda yürümek, tabiat ile iç içe kalmak için bu türlü bir yürüyüş planladıklarını kaydeden Öter, şunları söyledi: “Uzun müddettir bir yürüyüş yapma, tabiat ile iç içe kalma fikrimiz vardı. Ağabeyimle birlikte yürüyoruz. Hava çok hoş, renkler çok hoş, tabiat çok hoş. Çok sıkıntı bir rota değil. Karadeniz coğrafyası Türkiye’nin çok özel coğrafyalarından. Herkesin gelip yürüyebileceği bir yol.”

Şerife Bacı’nın İnebolu’dan aldığı cephaneyi İstiklal Yolu’ndan kağnılarla Kastamonu’ya taşırken donarak şehit düştüğünü anlatan Bahar Öter, İstiklal Yolu’nun tarihi değerini vurgulayarak, yürüyüş sırasında duygulandığını lisana getirdi.

Ağabeyiyle ortalarında çok özel bir bağ olduğunu söz eden Öter, “Ağabeyimle sohbet ediyoruz, konuşuyoruz, zorlukları, yolları birlikte aşıyoruz.” dedi.

Hürriyet