◊ “Ayıp Şeyler” isimli müziğiniz olumlu-olumsuz birçok reaksiyon alıyor. Bunu bekliyor muydunuz?

– Evet, bekliyordum lakin bu kadar süratli değil. Troller sağ olsun!

◊ Projenin 25 Kasım Bayana Yönelik Şiddete Karşı Memleketler arası Gayret Günü’nde çıkmış olmasını hakikat buluyor musunuz?

– Tam vaktinde oldu ancak bizatihi… Kaldı ki pandemi öncesi hazırdı müzik. Fakat gelişen olaylar geciktirdi haliyle… İnanması sıkıntı ancak haydi çıkalım dediğimiz gün 25 Kasım’a denk geldi. Asla kurgu değil…

◊ “Eski müzikleriyle kalsaydı”, “Bu işe girmeseydi”, “Kariyerini bitirdi” diyenlere yorumunuz nedir?

– Benim hayatım, benim sahnem. Özgür irademle istediğimi yaparım. 40 yıldır çizgimi bozmadan bu kesimdeyim. Üstelik Başak burcuyum, 40 kez düşünmeden iş yapmam. Klavye başında meslek bitirmek bu kadar kolaysa ülkenin çok daha vahim problemleri var, onlara da el atsınlar bir zahmet. Toplumun toplumsal sorunları konusunda farkındalık yaratma, tartışmaya açma ve tesir yaratma vakti. Ve memnuniyetle görüyorum ki müziğim bu ortamı yarattı. Gerisi teferruat…

HEDEFİM FARKINDALIK YARATMAKTI

◊ “Bandıra Bandıra” müziğiniz ve o periyot giydiğiniz kıyafetler örnek gösterilerek de eleştirildiniz. Bu hususta neler söylemek istersiniz?

– Evet, kıyafetlerimi dekolte olduğu için eleştirmişler. “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” demişler. Mahrem deyince akıl nerelere gidiyor, düşünün işte. Bahsettiğim giyim kuşam olsaydı bunu bile bile kendi ayağıma sıkmazdım herhalde. Orada bahsedilen öteki şey. Ben giyim kuşamdan bahsetmiyorum. Giyim kuşamım evvelce beri nasılsa hâlâ o denli. Yanlış anlayıp ezbere konuşuyorlar.

◊ Sizce müziğin bildirisi istenilen yere ulaştı mı?

– Ulaştı. Hedefim farkındalık yaratmaktı aslında. Konuşulsun, tartışalım, hengame edelim lakin “çözüm” bulalım, toplumsal yaraları saralım. Müziğin ismi üstünde “Ayıp Şeyler”. Ayıp olan ne varsa altını çizmek istedim.

Bayan, erkek, hayvan fark etmez…

◊ Cinsiyet ayrımcılığı yaptığınız da söyleniyor…

– Cinsiyet ayrımcılığını yapan ben değil bunu söyleyenler ve yazanlardır.

Gerçek ve yanlış erkekte de var bayanda da… Birini yazıp oburunu görmezden gelemezdim. Velhasıl konuşulup tartıştıkça daha iyi anlaşılacak.

Bir de “Lütfen televizyonlardaki bayan programları ve Sadakatsiz üzere dizilere bir göz atalım” demiştim.

Onu bile anlamayıp diziyi karalıyorum diye yorumlamışlar. Bilakis o dizide gerçekler, her şey apaçık işlenmiş, izleyin demek istedim.

RAP’İ DENEYEN BİRİNCİ POPÇUYUM

◊ Klip ve rap üzerine çok yorumlar var. Siz kendinizi nasıl buldunuz bu çalışmada?
– Rap’e yer veren, deneyen birinci popçuyum. 1994’te “Bandıra Bandıra”, 1996’da “Okey Okey”, 2005’te “Oldu Gözlerim Doldu”… Dinlemeyi çok seviyorum fakat söyleme meraklısı değilim. Bu müzikte bu türlü söz etmeyi seçtim zira rap’in fıtratında var bu haykırışlar… Yanlış yapmamak ismine da işin duayeninden yani en eskilerden Sirhot’tan yardım aldım. İsteyen beğenir isteyen beğenmez. Herkesi keyifli edemezsiniz.

◊ Toplumsal medyadakilere ve köşe müelliflerine dava açacağınız haberleri çıktı…
– Hayır o denli bir şey düşünmüyorum. Hatta onlara süreci hızlandırdıkları için teşekkür bile ediyorum.

Hürriyet